Sporla yaşamak, hayatın bir parçası haline getirmek güzel ve farklı bir olgu.
Toplumumuzda her anda sohbetlerde sürekli spor vardır.
Evlerde televizyonlarda sürekli spor kanalı açıktır, gazetelerde de önce spor sayfaları okunur..
Buraya kadar sorun yok.
Bundan sonraki süreç önemli…
Sporu kendine yaşam biçimi edinenler sürekli olarak iç içe yaşarlar ve her sorundan haberdardır.
Ancak, öyle bir kesim oluştu ki…..Her konuda konuşan herşeyi bilenler. Bu konuda tabiî ki demokratik ortamlarda fikir hürriyeti var.
Bilgisi olsun ya da olmasın konuşmak…. Bu da sıkıntı ve çok büyük kirlilik oluşturuyor.
En başta emeğe de saygısızlık .
Bu da işin çabası.Eleştiren ve konuşan,şikayet eden ancak çözümleyici olmayanlar…
Yüze şakşak yapıp,arkadan sallayanlar..Neler neler..
Bu tür eylemlerin yıkıcı olduğu da kesin.
Uzmanlık gereken konularda neyin? Nasıl olacağı? Çok önemli.
Bunun yanında ilgili konuda çözüm için de konunun asıl muhatabı ve gerekirse o branşın uzmanı ile görüşmek en güzeli olsa.
Maalesef böyle olmayınca sportif anlamda bir adım ileri gitmenin de imkanı olmuyor. Olmaz…
Bu konuda son zamanlarda kentimizde de sıkıntı giderek artıyor.Özellikle futbol branşında hem yüz yüze bakıp….. Hem de
Sallayan sallayana .. İnsan Manisa’da ne kadar çok futbol profesörü varmış ta biz bilmiyormuşuz diyesimiz gelmiyor değil…
Yeter artık ,,,,,,,
Mesela sporla ilgisi olmayan kişilerin ve konu ile yakından uzaktan olmayanların bel altı vurması…
Bir de yorumcu olması,seyir anında ilgili tribünleri ve ekranı işgal etmesi…
Kişini konunun sosyal, psikolojik ,ekonomik gibi boyutları ile bilgisinin ne kadar olacağı da soru işareti. Reyting için de yapılan çok kötü bir olay…
Bir de ahbap çavuş ilişkileri.
Bunla da bir yere varılmıyor.
Malesef sapla saman da karışmaya başladı.
Artık yeter denme vakti….
İşin özü, artık toplumsal anlamda her alanda olan düzenlemenin bir an önce sportif alanlarda ve branşlarda da başlaması.
Cezai yaptırımların acil uygulanması.
Ne olacaksa da işin lafta değil , icraatta olması şart …
Aksi halde, sadece günü kurtarmaktan, havanda su dövmekten bir adım ileri gitme imkanımız olmaz.
Doğru, yanlış konuşup stresini atan ve bireysel mutlu olanlar..
Laf olsun torba dolsun ile olmuyor.. Dikkat edin.. Laf bir gün size de döner!
Gerçek ve kalıcı şeylere imza atmak için, konu ile ilgili herkesin ve her kesimin şapkasını önüne düşünme vakti geldi, geçiyor. Bana ne denmeyecek noktadayız….
Gerçek olanı ve doğruyu bulmak aslında zor değil….
Yoksa durduk yerde şapkadan tavşan çıkmaz…
Hepinize iyi günler.