Başkan Koray Özgürler öğretmenler rencide ediliyor

Türk Eğitim Sen Manisa Şube Başkanı Koray Özgürler, Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ile Gençlik Ve Spor Bakanlığı’nın ortak yürüttüğü ‘Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi işbirliği Protokolü’nün (ÇEDES) öğretmenleri rencide ettiğini açıkladı. Başkan Özgürler, “Proje ile birlikte din görevlileri manevi danışman olarak okullarımızda görevlendirilmektedir. 4 Şubat2020 tarihli Resmî Gazetede yayınlanan Millî Eğitim Bakanlığı Rehberlik Ve Psikolojik Danışma Hizmetleri Yönetmeliği şu şekilde tanımlamalarda bulunmuştur. Danışan: Rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinden yararlanmak üzere rehberlik ve psikolojik danışma servisleri ile rehberlik ve araştırma merkezlerine başvuran birey. Rehber öğretmen/psikolojik danışman: Eğitim kurumlarında rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerini sunan, okul rehberlik ve psikolojik danışma programının uygulanması ve koordinasyonunun sağlanmasında program sorumlusu olarak görev alan, rehberlik ve araştırma merkezlerinde rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerini sunan personeli; psikolojik danışman ise üniversitelerin eğitimde psikolojik hizmetler, rehberlik ve psikolojik danışmanlık ile psikolojik danışma ve rehberlik veya bu alana denk kabul edilen programlardan en az lisans düzeyinde eğitim almış personel. Öte yandan 1739 sayılı MEB Temel kanunu, Türk Milli Eğitiminin genel amacını,   ”Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, insan haklarına ve Anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmek;” olarak belirlemiştir. Öğretmenlik meslek kanunu ile birlikte,” Öğretmenlik, eğitim ve öğretim ile bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir. Öğretmenler bu görevlerini, Türk Millî Eğitiminin amaçları ve temel ilkeleri ile öğretmenlik mesleği etik ilkelerine uygun olarak ifa etmekle yükümlüdür” şeklinde tanımlanmıştır. Anlaşılacağı üzere danışmanlık hizmeti de öğretmenlik mesleği de ihtisas gerektiren mesleklerdir. Din görevlilerimiz kendi alanlarında bilgi sahibi olabilir ancak eğitim öğretim konusunda yeterliklerin nedir? Öğretmenlik mesleğinin olmazsa olmazı pedagojik formasyon sorunu nasıl halledilecek? Tabi akla şu sorular da gelmiyor değil.” İlahiyat Fakültesini bitirmiş, pedagojik formasyon belgesini almış, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerimiz yetersiz mi? Görevlerini yerine getirmiyor mu? Rehber öğretmenlerimizin maneviyatı zayıf mı ki manevi danışmanlık görevini bir başka kuruma havale edip protokol imzalanıyor?”  Burada asıl sorun göz ardı ediliyor. Okullara verilen rehber öğretmen kadroları dolu da mı yeterli gelmiyor. Hayır okullardaki rehber öğretmen kadrolarının çoğu eksik. Var olanlarda yazışmalara zar zor yetişiyor. MEB kendi hatasını rehber öğretmenlerimize havale etmeye çalışmasın. İş bu durum öğretmenlerimizi son derece rencide ve mutsuz etmektedir. Kurumlarımızda çalışma barışının devamı için ivedilikle vazgeçilmesi lazım gelir. Ortaya çıkan durum ne kuş, ne de deve. Devekuşu. Hiçbir şeye de benzemiyor” diye konuştu. HABER MERKEZİ